Eskişehir'de Sit Alanında Kaçak Kazı Operasyonu
Eskişehir'in Odunpazarı ilçesinde, tarihi 1. derece arkeolojik sit alanı olan Yukarıçağlan Mahallesi Kurucu Kuyusu mevkiinde, iş makinesiyle kaçak kazı yapan iki şüpheli, İl Jandarma Komutanlığı ekiplerinin başarılı operasyonu sonucu suçüstü yakalandı. Operasyon, jandarmanın ihbarı üzerine gerçekleştirildi. Şüphelilerin, tarihi alanın bütünlüğünü ciddi ölçüde tehdit ettiği tespit edildi. Kazı alanında iş makinesiyle açılmış geniş bir çukur bulundu. Yetkililer, şüphelilerin ne aradığını ve kaçak kazı çalışmalarının ne kadar süredir devam ettiğini araştırıyor. Bu tür kaçak kazıların, ülkemizin kültür mirasına telâfi edilemez hasarlar verdiğini vurgulayan yetkililer, vatandaşları bu tür yasadışı faaliyetlere karşı duyarlı olmaya çağırdı.
2 Şüpheli Kültür Varlıklarını Koruma Kanunu'ndan Tutuklandı
Gözaltına alınan iki şüpheli, "2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlığı Koruma Kanunu'na muhalefet" suçlamasıyla adliyeye sevk edildi. Hakimlikçe yapılan sorgulamanın ardından, şüphelilerin tutuklanmasına karar verildi. Soruşturma, şüphelilerin geçmişteki faaliyetlerinin incelenmesi ve olası iş birlikçilerin tespit edilmesi yönünde devam ediyor. Yetkililer, kaçak kazı çalışmaları sonucu ortaya çıkmış olabilecek buluntuların incelenmesi için uzman ekiplerle çalışıyor. Bu olayın Eskişehir'in kültürel mirasını koruma çabalarına verilen önemli bir tepki olduğunu vurgulayan yetkililer, benzer olayların önlenmesi için çalışmalarını sürdüreceklerini belirttiler.
Odunpazarı'ndaki Kaçak Kazı, Kültür Mirasını Tehdit Ediyor
Odunpazarı'nda gerçekleşen kaçak kazı olayı, ülkemizin zengin kültürel mirasının korunması konusunda ciddi endişelere sebep oldu. Yetkililer, tarihi sit alanlarının korunması için arttırılmış güvenlik önlemleri almayı planlıyor. Ayrıca, kamu bilinci artırma çalışmaları ile vatandaşların bu tür yasadışı faaliyetlere karşı daha duyarlı olması hedefleniyor. Eskişehir ve Odunpazarı gibi tarihi önem taşıyan bölgelerde kaçak kazıların önlenmesi için iş birliğinin önemine vurgu yapıldı. Gelecekte benzer olayların önüne geçmek için daha etkin kontrol mekanizmaları geliştirilmesi gerektiğine dikkat çekildi. Bu olay, tarihi alanların korunmasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur.