Özel Sektörün Sağlıktaki Büyümesi

Son verilere göre özel sektör sağlık harcamaları alarm verici bir seviyeye ulaştı. Özel hastane sayısındaki artışla birlikte, kamudan özel sektöre kaynak aktarımı da hız kazandı. Bu durum, kamu sağlık hizmetlerinin kalitesini ve erişilebilirliğini olumsuz etkiliyor. 2002'den bu yana özel hastane sayısında önemli bir artış gözlemlenirken, bu durumun bütçeye ve sağlık sisteminin sürdürülebilirliğine olan etkisi uzmanlar tarafından endişeyle takip ediliyor. Özel sektörün büyümesiyle birlikte, sağlık hizmetlerinin ticarileşmesi ve metalaşması riski de artmaktadır. Kamuoyunda sağlık hizmetlerinin kamu yararı gözetilerek sunulması ve sermaye gruplarının çıkarlarına teslim edilmemesi yönünde güçlü bir talep bulunmaktadır. Bu durumun, sağlıkta eşitsizliğin artmasına da yol açabileceği belirtiliyor.

Bütçe Açığı ve Sağlık Harcamaları

Yıllardır bütçe açıklarıyla mücadele eden ülkemizde, sağlık harcamalarına ayrılan payın yetersizliği büyük bir sorun olarak öne çıkıyor. Son yıllarda yapılan ek bütçelerle pansuman çözümleri üretilse de, asıl sorun ele alınmadan çözüm bulunamıyor. Koruyucu sağlık hizmetlerine ayrılan payın azalması, tedavi edici hizmetlere olan talebi artırıyor. Bu durum, sağlık sisteminin sürdürülebilirliğini tehlikeye atmaktadır. Geçen yıllara kıyasla sağlık bütçesindeki artış, enflasyonun altında kalıyor. Bu da, sağlık hizmetlerine erişimin zorlaşmasına ve kalitede düşüşe neden oluyor. Yetersiz bütçe, hem sağlık çalışanlarının moralini bozuyor, hem de vatandaşların sağlık hizmetlerinden daha az yararlanmasına sebep oluyor. Daha kapsamlı ve gerçekçi bir bütçe planlaması acil bir ihtiyaçtır.

Sağlıkta Dönüşüm ve Kamu Hizmetleri

Sağlıkta dönüşüm programı, uygulamadan bu yana kamuoyunda tartışmalara neden oluyor. Programın başlangıcından itibaren, sağlık hizmetlerinin ticarileşmesi ve metalaşmasının önünü açacağı endişesi dile getiriliyor. Kamu sağlık hizmetlerinin yeterli olmaması ve özel sektörün hızlı büyümesi, sağlık hizmetlerinin erişilebilirliğini ve kalitesini tehdit ediyor. Kamu sağlık kuruluşlarının sayısındaki artışa rağmen, özel sektördeki artış daha hızlı ve çarpıcı. Bu durum, sağlık hizmetlerinin sermaye gruplarının çıkarlarına hizmet etmesi riskini artırıyor. Kamuoyu, sağlık hizmetlerinin kamu yararı gözetilerek ve kamu hukuku çerçevesinde sunulmasını talep ediyor. Sağlık, ticari bir meta olmamalı, her vatandaşın ulaşabileceği bir hak olmalıdır.